15 Ekim 2010 Cuma

Aslantepe İzlenimleri


Bugün 15 Ekim 2010. 14 yıldır beklenen stadı içinden görme fırsatı yakaladığım gün. Türk Telekom'un organizasyonunda stadı içinden görme fırsatı yakaladık ve stad hakkında en ince ayrıntıya kadar bilgiler edindik , bilgilerimizi tazeledik bir nevi. Zira tüm teknik ayrıntıları bellemiştik artık.

Öncelikle bu güzel organizasyon için Türk Telekom'a teşekkür etmek gerekir. Hoş bir karşılama sonrası servislerle gittik Aslantepe'ye.Kasklarımızı taktık ve stada girişimizi yaptık. İlk izlediğimde göz yaşları aktıran '' Zamanı geldi '' görseli eşliğinde çok hoş bir kahvaltı yaptık. Tarih hayal edeni yazar diye Ali Sami Yen ile başlıyor , hayalinin peşinden giden Arda Turan ile devam ediyor , yürekli olan ile Büyük Kaptan Bülent Korkmaz , yüreğini koyan Metin Oktay , vazgeçmeyen Taffarel , inanan ile Uefa kadromuz , inanç ile Fatih Terim nitelenen görsel eşliğinde belki de hayatımızın en güzel kahvaltısını yaptık.  Türk Telekom yetkilileri her gelen ile yakından ilgilendi , sıcak bir sohbet gerçekleştirdik. Benim için en büyük sürpriz dünyanın sayılı mimarlarından ( mimarlarımızdan) Sayın Mete Arat'ın orada olması ve bizler için bir konuşma yapmasıydı. Sayın Arat stadın özelliklerini anlatan bir konuşma yaptı. Konuştukça rahatladık , konuştukça hevesimiz bir kat daha arttı. Kulubümüzün mimarı Coşkun Peküstün de biz tribüne yerleştikten sonra ayrıntıları anlatmaya devam etti.
Stadın teknik ayrıntılarını artık Aslantepe'ye az buçuk ilgisi olan herkes biliyor. 52,647 koltuk kapasiteli stadımız bağlantı yollarının bitmesi ile Ocak ayında artık Galatasaray'ın hizmetine sunulacak.
Aslantepe için söylenebilenecek en olumsuz şey sanırım deplasman tribünün Güney tribünün de bütünselliği bozacak olması. Ona da yapacak bir şey yok , her stadda böyle.
Locaların iki kat olması alt tribün ile üst tribünleri birbirinden ayıracaktır , senkron ve birliktelik konusunda bir sorun yaratır mı göreceğiz hep beraber.
Dik tribünler , çatının yapısı ile stadda inanılmaz bir ses olacağını düşünüyorum. Tribünler sahaya Uefa'nın izin verdiği en yakın koşullarda.. Taç çizgileri 6.2 metre , out çizgileri 8.2 metre. Koltuklar bir önceki koltuğa göre konumlandırılmış ve öndeki koltuğa göre 9 cm yükseklikle stadın her tarafı gözükebiliyor.
Son bağlantı yolunun yapımı devam ediyor. Aslanlı yol ve metro kolaylığı stadı çok cezbedici hale getirecek.
Stad uzakta diyenlere trafik olmasına rağmen Mecidiyeköy'den 15 dakikada gittiğimizi belirtmek isterim. İkinci köprüden hemen sonra ( Anadolu yakasından gelecekler için ) .
Stad inşa edildiği yer itibari ile bir anıtı andırıyor. Yüksek yere inşa edilmesi zemin açısından zor olsa da  estetik açıdan büyük değer yaratmış.
Stadın dış yapısını ve tribünlerin dikliğini sağlayan V kolonlar stada çok güzel bir şekil vermiş. Koltuklar kırmızı ve en azından ''kıpkırmızı'' bir stadı çağrıştıracaktır taraftarlara. Çatının kapanabilen yapıda olması ( 2011 Ağustos'ta bitecek çatı işi ) bu stadı diğer stadlardan ayıran en büyük özellik.
Dün gece çimler Hollanda'dan getirildi ve çimlerin ''bir grup taraftar tarafından karşılandığını'' öğrendik bugün. Bu bile bu stada olan özlemi anlatabiliyordu çok güzel.
Stadda büfeler , restaurantlar , kafeler olacak ve dolu dolu insan gününü geçirebilecek stadda. Locaların görüş açısı mükemmel.
Kısaca Galatasaray taraftarları ligin ikinci yarısını büyük bir heyecanla beklemeye devam edebilirler. Gerçekten çok iyi özelliklere sahip bir stadımız oluyor.
Ziyaret etmemizi yaklaşık 50 blog yazarının stadı ziyaret etmesini sağlayan Türk Telekom'a bir kere daha teşekkürler.
Kanser tedavisi gördükten sonra babamı ilk defa bu kadar gözleri parıldarken gördüm. Yürümekte zorlanan babam stad ziyaretini teklif eder etmez '' TABİ!! '' dedi, bunun için ayrıyetten teşekkürler Türk Telekom.
Günün fotoğraf hatıralarının yanı sıra Galatasaray formalı usb'ler ve taktığımız kaskları bize veren anlayışa da teşekkürler.
Umarım büyük başarılara imza atarız bu stadda - özellikle Avrupa'da - 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İstersen küfür edebilirsin yorumunda. Hakediyorsam et.